Ana Sayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Mail 

     
   
   
YEMEKLER
Üye Girişi
En Çok Gezilenler
Kırmızı Mercimek Ezmesi Salatası
Bu leziz salatayı özel arkadaş menüsü için hazırlamıştım. Mercimek köftesine benzeyen bu salatayı denediğinizde vazgeçemeyeceğinizi düşünüyorum. Özellikle yoğurtlu sosu ile yaz..
Nişastalı Börek
Bu böreği bayram sabahı kahvaltı için misafirlerime yapmıştım. Sıcacık ikram edebilmek için sabah erkenden kalkıp yapmıştım. İkinci kez yapışımda yine misafirlerime, ama bu sefer...
Kağıt Kebabı
Bir yemek kağıda sarılıp, fırına girince bu kadar mı güzel olur? Bu kadar mı enfes kokar diyorum ve başka..
Bize Ulaşın
Kıssadan Hisse
İslam’ın İlk Öğretmeni Kimdir? Biliyor Musunuz?
24.11.2014 - 11:15

İSLAM’IN İLK ÖĞRETMENİ KİMDİR? BİLİYOR MUSUNUZ?


Bugün öğretmenlik mesleğini hakkıyla yerine getiren tüm öğretmenlerin öğretmenler günü kutlu olsun
"Birinci Akabe bî’atında Müslüman olan Medineliler, Resûlullah efendimize:
"Yâ Resûlullah! İçimizde, İslâmiyet açıklandı ve yayılmaya başladı. Halkı Allah’ın Kitabına davet edecek, Kur’an-ı kerimi okuyacak, İslâm dinini anlatacak, İslam’ın sünnet ve emirlerini aramızda ikâme edecek, yerleştirecek, namazlarımızda bize imamlık yapacak bir kimse gönder" diye mektup yazdılar.
Bunun üzerine Resûlullah efendimiz Mus’ab bin Umeyr’i, Medine’ye gönderdi ve ona:
"Medinelilere Kur’an-ı kerim okumasını, İslamiyet’in emir ve yasaklarını öğretmesini, namazlarını kıldırmasını" emretti.
Mus’ab bin Umeyr kısa zamanda Medine’ye vardı. Orada kendisini büyük sevinçle karşıladılar. Es ‘ad bin Zürâre’nin evine yerleşti. Ev sâhibi Medineli ilk Müslümanlardan idi. Orada insanlara dinlerini öğretmeye başladı.
Mus’ab bin Umeyr’in büyük gayretleri ve hizmetleri neticesinde İslâmiyet, Medine’de süratle yayıldı. Öyle ki, İslâmiyet her eve girmiş, iman etmeyen kalmamıştı.
Mus’ab bin Umeyr, Medine’de Es ‘ad bin Zürâre’nin evinde Kur’ân-ı kerim öğretiyor ve İslâmiyet’i anlatıyordu. Onun bu hizmetiyle Medine’de çok kimse Müslüman oldu. Medine’de bulunan kabile reislerinden Sa’d bin Muâz, Üseyd bin Hudayr henüz Müslüman olmamışlardı. Bunların durumu çevreyi etkiliyor, İslâmiyet’in hızla yayılmasını engelliyordu.
Bir gün Mus’ab bin Umeyr, bir bahçede, etrafında bulunan Müslümanlara dini anlatıyor, sohbet ediyordu. Bu sırada Evs kabilesinin reislerinden olan Üseyd, elinde mızrağı olduğu hâlde hiddetli bir şekilde gelip, şöyle konuşmaya başladı:
Sözümüzü dinle
Siz bize niçin geldiniz, insanları aldatıyorsunuz? Hayatınızdan olmak istemiyorsanız buradan derhâl ayrılın!
Onun bu taşkın hâlini gören Mus’ab bin Umeyr;
- Hele biraz otur! Sözümüzü dinle. Maksadımızı anla, beğenirsen kabul edersin. Yoksa engel olursun, diyerek gayet yumuşak ve nazik bir şekilde karşılık verdi.
Üseyd sakinleşip;
- Doğru söyledin, dedi ve mızrağını yere saplayarak oturdu.
Mus’ab bin Umeyr ona İslâmiyet’i anlattı ve Kur’an-ı kerim okudu. Kur’an-ı kerimin eşsiz belagati ve tatlı üslûbunu işiten Üseyd kendini tutamayıp;
- Bu ne kadar güzel, ne kadar iyi bir sözdür. Bu dine girmek için ne yapmalı, diye sordu.
Güzel yüzlü, tatlı dilli öğretmen cevap verdi:
- Lâ ilâhe illallah Muhammedün resûlullah demek kâfidir.
Mus’ab bin Umeyr’in, bu sözü üzerine Kelime-i şehadeti söyleyip Müslüman olan Üseyd, sevincinden yerinde duramadı ve:
- Ben gidip arkadaşlarıma da anlatayım, diyerek ayrıldı.
Evs kabilesinin reisi Sa’d bin Muâz’ın ve kabilesinin yanına varınca, Müslüman olduğunu söyledi.
Bunu gören Sa’d şaşırarak hiddetlendi ve Mus’ab bin Umeyr’in yanına koştu. Yanına varınca sert ve kızgın bir tavırla konuşmaya başladı.
Mus’ab bir Umeyr, ona da gayet yumuşak konuştu ve oturup biraz dinlemesini söyledi. Sa’d, bu nazik konuşma karşısında yumuşayıp oturdu ve konuşulanları dinlemeye başladı.
Mus’ab bin Umeyr, ona da İslâmiyet’i anlattı ve Kur’an-ı kerimden bir miktar okudu. Kur’an-ı kerim okunurken Sa’d’ın yüzü birden bire değişiverdi. O da orada Müslüman oldu. Kendinde duyduğu üstün bir hâlin ve rahatlığın şevkiyle derhâl kavminin yanına gidip onlara şöyle dedi:
- Ey kavmim beni nasıl biliyorsunuz?
İlk cuma namazı
Sen bizim büyüğümüz ve üstünümüzsün.
- Öyle ise Allah’a ve Resulüne iman etmelisiniz... İman etmedikçe sizin erkek ve kadınlarınızla konuşmak bana haram olsun.
Bunun üzerine kavmi hep birden İslamiyet’i kabul etti. O gün kabilesinden iman etmedik kimse kalmadı.
Ensâr-ı kiram, Resûlullahdan izin alarak Sa’d bin Heyseme’nin evinde ilk defa Cuma namazını eda ettiler. Medine-i münevvere de ilk kılınan Cuma namazı bu oldu.
Mus’ab bin Umeyr, Müslüman olan Medineli müslümanlar ile ikinci Akabe bîatında bulundu. Bedr savaşında sancaktar olup, büyük gayret ve kahramanlık gösterdi. Süveyd bin Harmale ile birlikte Abdüddâroğullarından Bedir savaşına katılan iki kişiden biri idi. Mus’ab, Uhud savaşına da katıldı. Yine sancağı o taşıyordu.
Bu savaşta Peygamberimizin yanından ayrılmayarak saldıranlara karşı koyuyordu. İki zırh giyinmişti. Bu hâliyle Peygamberimize benziyordu.
Peygamberimize benziyordu
Müşrik ordusundan İbn-i Kâmia adında biri Peygamberimize saldırırken, Mus’ab bin Umeyr onun karşısına çıktı. Bu müşrik, bir kılıç darbesiyle Mus’ab bin Umeyr’in sağ kolunu kesti. Mus’ab bunun üzerine sancağı derhâl sol eline aldı.
Mus’ab o esnada; "Muhammed (aleyhisselâm) ancak resuldür. Ondan evvel daha nice peygamberler gelip geçmiştir" mealindeki Al-i İmran suresinin 144. ayet-i kerimesini okuyordu. İkinci bir darbe ile sol kolu da kesilince, sancağı kesik kollarıyla tutup göğsüne bastırdı ve yine aynı ayet-i kerimeyi okudu. Bu hâliyle kendini Peygamberimize siper yapan Mus’ab bin Umeyr’in üzerine hücum eden İbn-i Kâmia, vücuduna bir mızrak sapladı ve Mus’ab bin Umeyr yere yıkılıp şehit oldu.
Mus’ab bin Umeyr zırh giydiği zaman, Peygamberimize benzediği için müşrikler onu şehit edince Peygamberimizi öldürdüklerini zannetmişlerdi.
Hazret-i Mus’ab şehit olunca; onun suretinde bir melek, sancağı aldı. Mus’ab’ın şehit düştüğünden Resûlullahın henüz haberi olmamıştı. "İleri ey Mus’ab ileri!" diye sesleniyordu. Bunun üzerine bayrağı elinde tutan melek, geri dönüp Resûlullah efendimize; "Ben Mus’ab değilim" diye cevap verince, Resûlullah sancağı elinde tutanın melek olduğunu anladı. Bundan sonra Peygamberimiz sancağı Hazret-i Ali’ye verdi.
Resûlullah efendimiz, Mus’ab bin Umeyr’i şehit olmuş görünce, başı ucuna dikilerek Ahzâb suresinden:
"Müminlerden öyle yiğitler vardır ki, onlar Allah’a verdikleri sözde sadâkat gösterdiler. Onlardan bazıları şehit oluncaya kadar çarpışacağına dair yaptığı adağını yerine getirdi. Kimisi de şehit olmayı bekliyor. Onlar verdikleri sözü asla değiştirmediler" mealindeki ayet-i kerimeyi okudu ve sonra şöyle buyurdu:
- Allah’ın Resulü de şâhittir ki, siz kıyamet günü Allah’ın huzurunda şehit olarak haşrolunacaksınız.
Selâm vereceklerdir
Daha sonra yanındakilere dönüp;
- Bunları ziyaret ediniz. Kendilerine selâm veriniz. Allah telaya yemin ederim ki, kim bunlara bu dünyada selâm verirse, kıyamette bu aziz şehitler kendilerine mukabil selâm vereceklerdir, buyurdu.
Daha sonra Mus’ab bin Umeyr’e kefen olarak bir şey bulunamamıştı. Mekke’nin en zengin iki ailesinden birinin çocuğu olan Mus’ab bin Umeyr’in örtünecek kefeni yoktu. Vücûdu kaftanı ile ve ayak tarafı da otlarla örtülmek suretiyle defnedildi.
Habbâb bin Eret der ki:
Mus’ab bin Umeyr, Uhud’da şehit edilince, kendisini saracak kısa bir hırkadan başka bir şey bulunamadı. Hırkayı baş tarafına çektik, ayakları açıldı. Ayaklarına çektik, baş tarafı açıldı. Resûlullah bize:

- Onu baş tarafına çekiniz! Ayaklarını otlarla kapatınız! buyurdu."
Rabbim tüm dünyaya, Musab bin Umeyr (r.a) gibi başöğretmenler nasib eyle. Âmin...

FACEBOOK HERRENKCOM MUTFAĞI

FACEBOOK HERRENK MUTFAĞI 

Bu haberi : 4165 kişi okudu.
Arkadaşına Gönder  Yazdır
İsminiz *
Başlık *
Yorumunuz *

 


harf daha yazabilirsiniz.
Onay Kodu:
Onay Kodu Doğrulama *
  

Ana Sayfa   |  Dua   |  Medya Köşesi   |  Videolar   |  Firmalar   |  Ziyaretçi Defteri
Herrenk.com:Pratik Bilgi, Sağlık, Yemek Tarifleri, Elişleri, El örgüsü, Eğitim, Ev yapımı ürünler, Çay Saati
© 2010 - www.herrenk.com Tüm Hakları Saklıdır. Sitenizde bağlantı linkleri verilip ve kaynak gösterilerek sitemizden alıntı yapılabilir.
WEB YAZILIM:TEKNODEVA Ankara Web Tasarım, Web Yazılım, web tasarım
Firmalar