Ana Sayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Mail 

     
   
   
YEMEKLER
Üye Girişi
En Çok Gezilenler
Kırmızı Mercimek Ezmesi Salatası
Bu leziz salatayı özel arkadaş menüsü için hazırlamıştım. Mercimek köftesine benzeyen bu salatayı denediğinizde vazgeçemeyeceğinizi düşünüyorum. Özellikle yoğurtlu sosu ile yaz..
Nişastalı Börek
Bu böreği bayram sabahı kahvaltı için misafirlerime yapmıştım. Sıcacık ikram edebilmek için sabah erkenden kalkıp yapmıştım. İkinci kez yapışımda yine misafirlerime, ama bu sefer...
Kağıt Kebabı
Bir yemek kağıda sarılıp, fırına girince bu kadar mı güzel olur? Bu kadar mı enfes kokar diyorum ve başka..
Bize Ulaşın
Anne ve Babalara
Yorgunum Çocuğum
24.6.2010 - 18:25

Annesi telefonu, babası arabayı seviyordu.

Her şey erteleniyordu telefon ve araba söz konusu olduğunda.

Bir de eve misafir gelecek oldu mu kendisine hiç yer kalmıyordu.

Nerelere gitmeliydi?

Annesi kapattı telefonu. Mutfaktan tencere, kaşık sesleri geliyordu.

Koşarak yanına gitti.

“Sana yardım edeyim mi?” dedi en sevimli halini takınarak. Annesi manalı manalı baktı.

“Hayırdır. Bir yaramazlık filan mı yaptın? Bak bir de seninle uğraşmayayım. Çok yorgunum zaten.”

   Yorgunluk nasıl bir şeydi? Bazen elinde oyuncağıyla uykuya daldığında anneannesi oyuncağı yavaşça elinden alır: “Nasıl yorulmuş yavrucak. Uykunun gül kokulu kolları sarsın seni.” Diyerek alnına bir öpücük konduruverirdi. Yorgunluk gül kokulu bir uykuya dalmaksa eğer, ne diye annesi kendisiyle böyle kızgın kızgın konuşuyordu?

   “Anneciğim, yorulduğun zaman gül kokulu uykulara dalarsın. Anneannem öyle söylüyor.”

   “Uykuya dalayım da gül kokuları kusur kalsın. Yorgunluktan ölüyorum.”

Bu kelimeden nefret ediyordu.”yorgunum”. Yorgun olduğumdan. Böyle yorgunken… Bıkmıştı artık bunları duymaktan.

“Anneciğim sen yorulma diye…”

“yemekte konuşuruz çocuğum. Bankada işler yetişmedi. Baban gelene kadar bunları bitirmem lazım. Hadi sen oyna biraz.”

Hani siz yoruluyorsunuz ya…”

“Eeee..!”

“Ben de oynamaktan yoruluyorum.”

“Ne yapayım?”

“Bilmem…”

   Yapılmaması gerekenleri biliyordu da büyükler, yapılması gerekenleri hiç bilmiyorlardı. Işıklar söndü birden.

   Annesi öfkeyle söylenmeye başladı. “Mumda yok.” Diye diye karıştırdı dolapları el yordamıyla çocuk sırt üstü yatıp, anneannesinin köyünü düşündü.

Gaz lambasının ışığında deli tavşan masalını anlatışını. Deli tavşanın duvardaki aksini getirdi gözlerinin önüne.

Anneannesi gibi iki ellerini birleştirip işaret parmaklarını yukarı kaldırarak tavşan kafası yaptı.”Bak deli tavşan.” Diyerek parmaklarını oynattı.

Yoldan geçen arabaların farları duvardaki tavşana yol açtı. Tavşan alabildiğine dolaştı sağda solda. Otlarla, kuşlarla konuştu. Sonra yorgun düştü. Duvardaki görüntü o minik avuçların açılmasıyla kayboldu.

Kolu yavaşça kanepeden aşağı sarktı.

Neden sonra ışıklar geldi. Kadın çocuğun hiç konuşmadığını akıl etti birden.

Kanepeye koştu. Küçücük dizlerini karnına doğru çekerek uykuya dalmıştı.

  Masanın üstündeki dosyalara iğrenerek baktı. Dindirilmez bir pişmanlık doldurdu içini. Uyandırmaktan korka korka küçük alnına bir öpücük kondurdu. Çocuk sanki bu öpücüğü bekliyormuşçasına “İşin bitince beni sever misin anne?” diye mırıldandı.

  Kadın, sevilmek için randevu alan çocuğuna bakarak sabaha kadar ağladı.

 

Anne Babalara Rehber Öyküler

Bu haberi : 2116 kişi okudu.
Arkadaşına Gönder  Yazdır
Ana Sayfa   |  Dua   |  Medya Köşesi   |  Videolar   |  Firmalar   |  Ziyaretçi Defteri
Herrenk.com:Pratik Bilgi, Sağlık, Yemek Tarifleri, Elişleri, El örgüsü, Eğitim, Ev yapımı ürünler, Çay Saati
© 2010 - www.herrenk.com Tüm Hakları Saklıdır. Sitenizde bağlantı linkleri verilip ve kaynak gösterilerek sitemizden alıntı yapılabilir.
WEB YAZILIM:TEKNODEVA Ankara Web Tasarım, Web Yazılım, web tasarım
Firmalar